Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkan Yardımcısı Oğuzhan Özbaş, Koronavirüs pandemisinin ekonomik etkilerini değerlendirdi. Özbaş Türkiye’nin Koronavirüsten şu ana dek nasıl etkilediğini ve TCMB’nin Koronavirüs ile nasıl mücadele edeceğini açıkladı.
Ekonominin Direnci
Anadolu Ajansı muhabirine konuşan Özbaş Türkiye ekonomisinin bu yıla iyi bir başlangıç yaptığını açıkladı. Kendisinin açıklamalarına göre bazı sektörler mart ayında olumsuz etkilenmeye başlamış olsalar da ilk çeyrekte yüksek bir büyüme oranı görülebilir:
“Dengelenme sürecinde elde edilen kazanımlar sayesinde Türkiye ekonomisi bu sürece dirençli bir şekilde girdi. Salgının yurt içi iktisadi faaliyet üzerindeki etkilerine baktığımızda mart ayı ile birlikte öncelikle dış ticaret, turizm, taşımacılık ve bağlantılı sektörlerin etkilenmeye başladığını görüyoruz. Ocak-şubat aylarındaki güçlü seyir nedeniyle ilk çeyrek genelinde yüksek oranlı büyüme bekliyoruz”
Bugün paylaştığımız yazıda Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü’nün (OECD) Koronavirüs raporunu aktardık. OECD de Koronavirüs pandemisinin başta turizm olmak üzere taşımacılık gibi çeşitli sektörleri etkileyeceğini açıkladı. OECD özellikle gelişmiş ülkelerdeki turizm sektörünün toplam hasılasında %70’lik bir azalma görülebileceğini düşünüyor.
Özbaş ocak ve şubat aylarında ihracatta istikrarlı bir artış olduğunu ancak mart ayında bu durumun değişmeye başladığını belirtiyor. Özbaş da tıpkı OECD gibi özellikle turizm sektörünün Koronavirüsten ağır şekilde etkilendiğini söylüyor. Turizm gelirlerinde bir yavaşlama bekleyen Özbaş, cari dengenin yılın genelinde ılımlı seyredebileceğini söylüyor:
“Ocak-şubat döneminde ihracatta süregelen istikrarlı artışa rağmen yurt içi talepteki toparlanmaya bağlı olarak ithalat kaynaklı bir miktar bozulma görülüyor. Mart ayında ise ihracat ve turizm gelirlerinde belirgin bir yavaşlama yaşanması kaçınılmaz gözüküyor. Ancak küresel iktisadi faaliyette gözlenen sert yavaşlama, başta ham petrol olmak üzere emtia fiyatlarının keskin bir şekilde gerilemesine yol açtı. Bu gelişmeleri göz önüne alarak yılın genelinde cari dengenin nispeten ılımlı seyredeceğini öngörüyoruz”
TCMB’nin Müdahalesi
Koronavirüs dünya ekonomisini etkilemeye devam ederken birçok merkez bankası piyasaya olabildiğince fazla likdite sağlamaya ve bu sırada hem vatandaşları hem de KOBİ’lere destek olmaya çalışıyor. Özbaş’ın açıklamalarına göre TCMB’nin öncelikleri arasında “finansal piyasaların, kredi kanalının ve firmaların nakit akışını” sağlamak yer alıyor.
Para Politikası Kurulu (PPK) ile yaptıkları toplantıya değinen Özbaş, bu toplantı sonucunda üç amaca yönelik bazı adımlar atıldığını söylüyor. Özbaş bu amaçları şu şekilde sıralıyor:
“Bankaların Türk lirası ve yabancı para likidite yönetiminde esneklik sağlanarak öngörülebilirliğin artırılması,
reel sektöre kredi akışının kesintisiz devamını teminen bankalara hedefli ilave likidite imkanları tanınması ve
reeskont kredi düzenlemeleriyle ihracatçı firmaların nakit akışının desteklenmesi.”
TCMB’nin Koronavirüs ile mücadele kapsamında attığı adımların başlıca hedefinin piyasalardaki olası bir likidite krizini önlemek olduğunu söyleyebiliriz.
Geçici Bir Durum
Özbaş TCMB’nin “elinde son derece geniş ve etkili bir araç seti” olduğunu ve bunları “güçlü ve hızlı bir şekilde kullandıklarını” söylüyor. Türkiye’nin bu kriz ile mücadele etmeye hazır olduğunu belirten Özbaş bu sürecin geçici olduğunu da vurguluyor.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın tahminlerine göre bu yıl içerisinde büyüme rakamlarında ciddi bir düşüş yaşanmayacak. TCMB’nin bu krizle mücadele etmek için etkili kararlar alacağını söyleyen Özbaş, Türkiye ekonomisinin bu süreci “kısa sürede atlatabileceğini” düşünüyor.
“Bu sürecin geçici olduğunu unutmamalıyız. Salgının yayılma hızının düşmesiyle birlikte Türkiye ekonomisinin hızla toparlanmaya başlayacağını göreceğiz. Yapılan bazı kötümser tahminlerin aksine bizim tahminlerimiz büyüme rakamlarında dramatik bir düşüşe işaret etmiyor. Türkiye ekonomisi, dinamik yapısıyla bu süreci göreceli olarak en az hasarla ve kısa sürede atlatan ekonomilerden biri olacaktır.”