Bitcoin’in Pazartesi günkü düşüşü, varlığın son altı haftadaki hareketiyle epey zıt durumda. Son 24 saat içerisinde yüzde 2,03 düşüş yaşayan BTC, bu yazı yazılırken 27.900’den süreç görüyor.
Bu düşüşlerden evvel Mart ayının ortalarında gerçekleşen fiyat dalgalanmaları, nispeten daha istikrarlı seyretmişti.
20 Mart’ta 28.270 dolarda el değiştirmesinden bu yana Bitcoin, sırf yüzde 0,002 civarında hareket etmiş gözüküyor.
BTC’nin haftalık Rölâtif Büyüklük Endeksi (RSI), birebir devirde yüzde 8 oranında azaldı ve bu gelişme, yatırımcıların varsayımlarda bulunmalarına yol açtı. Birincisi, momentumun fiyatlardan uzaklaşması yani fiyatlarda düşüş olacağı yorumuydu.
Diğer bir yorum ise BTC’nin, fiyatlar yükselse bile düşeceği istikametindeydi.
Hangi kestirimin gerçekleşeceği ise portföy büyüklüğü, maliyetler ve risk idaresi dahil birçok faktöre bağlı.
BTC’nin Mart ayından bu yana nispeten düşük haftalık süreç hacmi göz önünde bulundurulduğunda, belirtilen fiyat-momentum varsayımının ardında olumsuz bir fikir yok üzere görünüyor. Tersine, son vakitlerde durulan kripto piyasasına çok uyuyor.
10 Nisan haftasında yüzde 7’lik artış yaşanırken 17 Nisan haftası yüzde 9’luk bir düşüşle istikrarın tekrar sağlanması, birçok yatırımcıda neler olacağına dair heyecan uyandırdı. Bitcoin’in 11 Nisan’da 30 bin doların üzerine çıkması, varlığı değerli bir ruhsal mahzurla karşı karşıya bıraktı. Lakin yeni katalizörlerin yetersiz olmasıyla BTC geri çekildi.
Katalizör eksikliği, düşüş yaşanmasına sebep oldu.
Menkul Değerler ve Borsa Komitesinin (SEC) kriptoya karşı tavrı ile ilgili kaygıların dışında, katalizör eksikliği de büyük bir pürüz yaratıyor.
İnanılanın tersine BTC’de eksik olan şey volatilite. Bitcoin’in Average True Range (ATR) bedeli, bu devirde yüzde 75 artmış olsa da bugüne kadar yüzde 65 düşmüş görünüyor.
Sonuç olarak Bitcoin’deki trading suları, son 24 saatte dalgalı olsa da geçtiğimiz iki ay göz önüne alındığında hayli sakin seyrediyor.
Bu makale birinci olarak CoinDesk Türkiye üzerinde yayımlanmıştır.
Loading...
