Intel, Gizlilik Artırıcı Akıllı Sözleşmelerin Güvenliğini Sağlamak İçin Enigma İle Çalışıyor!

Gizli sözleşmeler, işlem verilerini gizli tutmak için kullanılan şifreli hileleri kullanan halka açık blokchain ürünleri için bir tür akıllı sözleşme dir. Enigma – Massachusetts Institute of Technology’de, merkezi olmayan uygulamalar için daha özel bir platform yaratma gayretiyle ortaya çıkan bir girişim – Intel’in Software Guard Extensions’ı (SGX) dahil ederek 2018’in ilk yarısında gizliliğini artırmak istiyordu. 

Bir Enigma sözcüsünün aktardığına göre:

“Gizlilik şu anda akıllı sözleşmelerin benimsenmesi için en büyük engeldir. Blokchain ürünleri doğrulukta iyidir, ancak tasarım gereği gizlilikte kötüdür. Akıllı sözleşmeler ve merkezi olmayan uygulamaların, küresel kabulü görmek için özel ve hassas verileri kullanabilmesi gerekir.”

Enigma, protokolü ve SGX’i destekleyen uygulamaları geliştirmek için Intel ve diğer endüstri ortakları ile birlikte çalışmayı planlıyordu. Sonuç olarak bu iki teknolojiyi bir araya getirme potansiyelini ortaya koyan bir kavram ortaya çıktı.

Her iki ekip de, Ar-Ge’yi, Intel’in SGX teknolojisinin veriyi ve kodu güvenli hale getiren ayrılmaz bir parçası olan güvenilir yürütme ortamlarına (TEE’ler) aktarıyor. Özellikle, TEE’ler, bir aygıtın ana işlemcisindeki işletim sisteminden ayrı olan ve veriyi güvenli bir ortamda depolamaktan ve korumaktan sorumlular. Bu bağlamda, Intel ve Enigma’nın hedefi “ölçeklerde kullanılabilecek üretim seviyesinde bir yazılım” yaratmaktır.

İşbirliği, yüksek miktarlı saldırıların çoktan yapıldığı dikkate alındığında tam zamanındadır. Bunların en önemlileri belki de 2016’da yaklaşık 50 milyon dolar değerindeki 3,6 milyon eterin akıllı bir sözleşmedeki zayıflıkların sonucu olarak merkezi olmayan ve özerk risk sermayesi fonundan çalındığı DAO hack’idir.

Enigma CEO’su Guy Zyskind, Nisan ortalarındaki bir yayın organında, diğer gizlilik teknolojisi biçimlerini etkileyen meseleler göz önüne alındığında gizli sözleşmelere duyulan ihtiyacı vurguladı. Bunlar arasında para-karıştırma ve sıfır-bilgi ispatları ile ilgili sorunlar yer alıyor; bunların ikincisi, birkaç “güvenilmeyen ve sözde” partilerin hesaplamaları yürüttüğü çok taraflı davalarda özellikle savunmasız olduğu söyleniyor.

Bu nedenle, Zyskind, gizli sözleşmelerin, ağ düğümlerinden gizlenen şifrelenmiş verileri kullanarak hesaplamaları yürüterek “kayıp parçayı” sağladığını söyledi.