Bitcoin, Birinci Çıktığı Günden Beri Ne Kadar Kazandırdı?

Son 10 yılın en tartışmalı yatırım araçları ortasında yer alan kripto varlıklar, geçtiğimiz yıllar içerisinde bazılarını güçlü ederken, bazılarını intihara sürükledi. Hal bu türlü olunca insanların başta Bitcoin (BTC) olmak üzere kripto varlıklara halleri bir türlü net olamadı. Geldiğimiz son noktada ise birileri hala kripto varlıklara karşıyken, birileri bu yatırım araçlarının geleceğin ta kendisi olduğunu savunuyor.

Peki Bitcoin birinci çıktığında 100 TL’lik yatırım yapsaydınız, bu yatırımınız yıllar içerisinde nasıl değişirdi? İşte bu içeriğimizde, bu sorunun yanıtını arayacağız. Göreceğiniz istatistikler, küçük lisanınızı yutma garantili…

Ama evvel… Tam olarak nasıl bir hesap yapacağız?

İçeriğimize devam etmeden evvel tam olarak neler yapacağımızı anlatalım. Her şeyden evvel Bitcoin’in bir borsada listelenmeye başladığı ilk tarihe dönecek, o günün kuru ile de 100 TL’nin kaç dolar yaptığını tespit edeceğiz. Daha sonra Bitcoin’in dönemsel olarak en yüksek ve en düşük olduğu günleri tespit edecek, birinci baştaki yatırımlarımızın o günlerde nasıl değiştiğine bakacağız.

İçeriğin son kısmında ise birinci gün yapılan yatırımın bu içeriğin yazıldığı gün prestijiyle (30 Nisan) ne kadar bedele ulaştığını tespit edeceğiz. Hatta bunu, daha anlaşılabilir olması açısından çeyrek altın olarak da indirgeyeceğiz. Bakalım altın mı, Bitcoin mi galip gelecek?

Bitcoin birinci kere bir borsaya girdiğinde kaç paraydı? O gün takvimler hangi günü gösteriyordu?

Bitcoin, tarihte birinci sefer BitcoinMarket isimli bir internet sitesi üzerinden satılmaya başlandı. 17 Mart 2010 tarihinde herkesin erişimine açılan internet sitesi, o günlerde 1 BTC için 0,003 dolar paha biçiyordu. Kulağınıza latife üzere geldiğini biliyoruz lakin değil. Bugün on binlerce doları konuştuğumuz Bitcoin, 17 Mart 2010 tarihinde yalnızca 1 doların binde 3’ü kadar pahalıydı.

17 Mart 2010 tarihinde 100 TL kaç dolardı? O günün şartlarında kaç Bitcoin, kaç çeyrek altın alırdık?

*Kaynak: TradingView

Yaptığımız denetimlerde, 17 Mart 2010 tarihinde 1 doların 1,51 TL ettiği sonucuna ulaştık (eski hoş günler). Buna nazaran; elimizdeki 100 TL ile o günün şartlarında 66 dolar (küsurat dahil edilmemiştir) alırdık. Birebir gün, 1 çeyrek altının fiyatı ise 87 TL düzeyindeydi. Bu da bir çeyrek altın eder, kenara da 13 TL kalırdı.

Gelelim temel sıkıntıya: 17 Mart 2010 tarihinde elimizdeki 100 TL’yi dolara dönüştürüp, akabinde da BitcoinMarket üzerinden BTC alsaydık, elimizde tam 22 bin adet, evet yanlış duymuyorsunuz 22.000 adet BTC olurdu. İçeriğin tüm heyecanı şimdiden kaçtı. 🙁

Takvimler 10 Ekim’i gösterdiğinde 1 BTC tarihi düzeye ulaşmıştı: 0,1 dolar

17 Mart 2010’da piyasaya giriş yapan BTC, çok değersizken bile yükselmeye devam etti. Bu bağlamda; 10 Ekim 2010 tarihi, kripto para ünitesi için tarihi bir gündü. Çünkü 1 BTC, o gün 0,1 dolar olarak tarihe geçmişti.

Türk Lirası ise dolar karşısında paha kazanıyordu, o günün paritesi 1,41 dolardı. Lakin bu bir sorun değildi. Çünkü 17 Mart 2010’da 22 bin adet BTC alan bir Türk, 11 Ekim 2010 tarihinde tam 2.200 doların sahibiydi. Bu da 3.102 TL yapardı. Bu parayla o yıllarda makus de olsa otomobil alınabilirdi.

Merak edenler için söyleyelim; 11 Ekim 2010’da bir çeyrek altın 98 TL’ydi. Altın yerinde sayarken, BTC yatırımcısı sevinç çığlıkları atıyordu. 

9 Şubat 2011: 1 BTC, tarihte birinci defa 1 dolar!

Orta vade yatırım müddetleri, Bitcoin için o yıllarda çok karlıydı. Çünkü takvimler 9 Şubat 2011’i gösterdiğinde, 1 Bitcoin 1 dolar eder hale gelmişti. Yani bir yıl kadar evvel 66 dolarlık yatırım yapan bireyin elinde 22 bin dolar para olmuştu.

Dolar kuru ise 1,58’e yükselmiş, yatırım yapan vatandaşın kârı daha da artmıştı. Yatırımcımızın elindeki para, 34 bin 760 TL‘ye ulaşmıştı. 1 adet çeyrek altın ise yalnızca 110 TL’den süreç görüyordu.

Ama bu sevinç kısa sürdü: 4 Nisan 2011’de 1 BTC, 0,67 dolara geriledi!

2011’in şubat ayında 1 doları gören BTC, yalnızca birkaç ay sonra 0,67 dolar düzeyine kadar geriledi. Fakat bu durum bizim hayali yatırımcımız için çok da kıymetli değildi. Yalnızca kârdan ziyan durumu oluşmuştu.

2 Haziran 2011: Bitcoin 10 dolar!

BTC fiyatındaki sıçramalar, o devirlerde çok daha yüksek oranlarda gerçekleşiyordu. Takvimler 2 Haziran 2011‘i gösterdiğinde tarihte birinci defa 10 dolar düzeyini gören Bitcoin, birinci çıktığı gün 22 bin adet alım yapan yatırımcısına tam 220 bin dolar kazandırmıştı.

O tarihte çeyrek altın 125 TL’den süreç görürken, dolar-TL paritesi 1,58 civarındaydı. Yatırımcının parası 347 bin 600 TL‘ye ulaşmış, tahminen de bir mesken satın alabilecek duruma gelmişti. Bundan yalnızca birkaç gün sonra, 8 Haziran 2011 tarihinde 1 BTC 30 dolar düzeyine ulaşmıştı. Yatırımcılar bayram ediyordu…

18 Kasım 2011: Bitcoin’deki birinci büyük çöküş yaşandı. Fiyat 2 dolara kadar geriledi!

Bitcoin, yatırımcıyı sakin bırakmamaya ant içmiş üzereydi. Daha birkaç ay önce 30 dolar düzeyine kadar yükselen Bitcoin, 18 Kasım 2011’de 2 dolara kadar düşmüştü.

Yatırımcımız hala kârdaydı fakat kardan ziyan durumu dipsiz bir kuyuya dönüşmüştü. O gün 44 bin dolar (80.520 TL) parası kalan yatırımcı, muhtemelen hayatının en makus günlerini yaşadığını düşünüyordu.

BTC’nin tekrar 30 dolara ulaşması yıllar sürdü: Takvimler, 25 Şubat 2013’ü gösteriyordu…

18 Kasım 2011, Bitcoin’in birinci çöküşü olarak tarihe geçti. Elbette bunun onarılması vakit alacaktı. Bitcoin, 8 Haziran 2011 tarihindeki 30 dolarlık fiyatına fakat 25 Şubat 2013’te ulaşabildi. Dolar kuru 1,8 düzeylerinde süreç görürken, çeyrek altın fiyatı ise 146 TL düzeyindeydi.

Her şeye karşın yatırımcının birkaç yıl evvel yaptığı 100 TL’lik yaptığı yatırım, an itibarıyla 1 milyon 188 bin TL‘ye ulaşmıştı. Yatırımcımız, artık bir milyonerdi!

Nisan-Ekim 2013, yeniden sancılı bir süreçti!

Şubat 2013’te 30 dolara ulaşan BTC, Nisan 2013’te ise neredeyse 8 kat kıymetlendi ve 230 dolar düzeylerine kadar yükseldi. Lakin 10 Nisan 2013 prestijiyle o sancılı süreç yine başladı. Temmuz ayında 70 dolar düzeyine kadar gerileyen BTC, 230 dolar düzeyini ise fakat Ekim 2013’te gördü. Bu tarih, Bitcoin için yeni bir ralliydi.

27 Kasım 2013: Bitcoin, tarihte birinci kere 1.000 dolara ulaştı!

Bitcoin yatırımcısının günü gününü tutmuyordu fakat her ne olursa olsun yüzler gülüyordu. Bir mühlet evvel 100 dolar bile etmeyen BTC fiyatı, 27 Kasım 2013 tarihinde 1.000 dolara ulaştı. 2010 yılında alınan 22 bin adet Bitcoin, 27 Kasım 2013’te tam 22 milyon dolar ediyordu.

Türkiye’deki hayali yatırımcımız artık paraya para demiyordu. 1 dolar 2 TL düzeyine ulaşmış, eldeki para 44 milyon TL‘ye yükselmişti. O tarihteki çeyrek altın fiyatı da 128 TL’ydi.

Ve tekrar düşüş trendi başladı: Neredeyse her ayı ekside kapatan Bitcoin lakin Şubat 2017’de yine 1.000 dolar olabildi…

Kasım 2013, Bitcoin yatırımcıları için tarihi bir dönemeçti. Çabucak her ay sonunda bir evvelki aydan daha berbat fiyatlara sahip olan Bitcoin, Ocak 2015 ve Ağustos 2015’te iki kere taban yaptı. Neyse ki bundan sonra yeni bir yükseliş dalgası başladı ve Şubat 2017‘de, Bitcoin yine 1.000 dolar düzeyini görebildi. 

Aralık 2017’de herkes Bitcoin’i konuştu: 1 Bitcoin, tarihte birinci kere 20 bin dolara kadar yükselmişti!

Öyle ki bu kripto para ünitesi artık ekonomistlerin de mahalle bakkalının da gündemindeydi. Zira Bitcoin, tarihte birinci kez 20 bin dolar düzeyine ulaşmıştı. Bu ortada; buna en çok sevinen, bizim hayali yatırımcımızdı. 22 bin adet Bitcoin, 17 Aralık 2017’de 440 milyon dolara denk geliyordu. 1 dolar ise 3,8 TL’ye kadar yükselmişti.

Yatırımcımız, artık TL milyarderi haline gelmişti. Cebindeki parası, 1.7 milyar TL (katrilyon) düzeyindeydi. Çeyrek altın ise 250 TL civarında süreç görüyordu…

Yine kara günler yaşanmaya başladı: Bitcoin, Ocak 2019’a kadar bilfiil düştü!

2017 yılındaki ATH (all time high – tüm vakitlerin en yüksek düzeyi anlamında), ne yazık ki peşine kapkaranlık günler getirdi. 20 bin dolar düzeyini birinci kere gören Bitcoin o denli bir düştü ki Ocak 2019’da 3.500 dolar düzeyleri konuşulmaya başladı.

Tabii bu süreçte birçok insan ziyan etti. Varını ağırı Bitcoin’e yatıran ve hatta bunu borç ile yapanlar, sözün tam manasıyla çaresiz kalmışlardı. O devirler, haberlerde Bitcoin kaynaklı intiharları duyuyorduk. Bitcoin’in evvelki ATH düzeyine gelmesi, Kasım 2020’de gerçekleşebilmişti.

2021 yılında hem tepe hem taban görüldü!

Kasım 2020’deki 20 bin dolar düzeyi, Bitcoin için yükselişin fitilini ateşledi. Nisan 2021’de 65 bin dolara kadar yükselen Bitcoin, 1 Haziran 2021’de ise 30 bin dolara kadar düştü. Bu düşüş, yüzde yüzün üzerindeki bir yükseliş öncesindeki taban düzeydi.

Eşi gibisi görülmemiş hareketler yapan BTC, 10 Kasım 2021 tarihinde 69 bin doların bile üzerine çıktı. 2010 yılında 100 TL ile 22 bin adet BTC alan yatırımcı, o gün tüm hayatının en hoş gününü yaşıyordu. Yatırımcımızın elindeki para 1.5 milyar dolar düzeyine kadar geldi.

Dolar-TL paritesi ise 10’a kadar yükselmişti. Yatırımcı, 15 milyar TL‘nin sahibiydi. Birebir gün çeyrek altın ise 938 TL’den süreç görüyordu.

Yaklaşık 1 yıl sonra: Kasım 2022’de 1 BTC, 16 bin dolardı…

Hiçbir yükseliş daimi değildir. Bunun en hoş örneğini Kasım 2021 ile Kasım 2022 aralığında gördük. Bitcoin, Kasım 2021’de düşüş göstermeye başladı ve Kasım 2022’de bir taban yaparak, 16 bin dolar seviyesini gördü. Yatırımcımızın parası 1.5 milyar dolardan 352 milyon dolara kadar gerilemişti.

Ama bu kere de dolar-TL paritesi karman çorman oldu. Kur 18,60 düzeylerine kadar yükseldi. Yatırım, 6.5 milyar TL‘ye kadar geriledi…

Gelelim günümüze: 30 Nisan 2023’te 1 BTC, 29 bin dolar bandında süreç görüyor!

17 Mart 2010 tarihinde 66 dolar karşılığında 22 bin adet BTC satın alan hayali yatırımcımız, bugün tam 638 milyon doların sahibi. Bu para, yaklaşık olarak 12.4 milyar TL’ye denk geliyor. Bir adet çeyrek altının aktüel fiyatı ise 2.300 TL düzeylerinde. Buna nazaran;

• 2010’da 100 TL ile BTC alan yatırımcı, parasını 124 milyon katına çıkardı.
• 2010’da 100 TL ile çeyrek altın alan yatırımcı, parasını 23 katına çıkardı.

Bu durum ile ilgili ne düşünüyorsunuz? Fikirlerinizi bizimle paylaşmayı unutmayın.

Not: Kripto varlıklar, riskli yatırım araçlarıdır. Bu yüzden yatırımınızı yaparken dikkatli olmalısınız. Bu içerik, bir yatırım tavsiyesi olarak da değerlendirilmemelidir.